Necati Doğanç, "Taşköprülü Hattat Nuri Efendi (Nuri Korman)" başlıklı makalesini okuyucularına sundu.

Mehmet Nuri Efendi Taşköprü’nün Kozlu’ca Köyü sakinlerinden Zaimoğlu Ali Ağa’nın oğludur. 1868 yılında kırk günlük iken Orta Köy’den Beşiktaş’a getirilmiş ve “Beşiktaşlı Nuri Efendi “ diye anılmaya başlanmıştır.

Beşiktaş Abbas Ağa Sıbyan Mektebi’nden sonra Beşiktaş Mülki Rüşdi Mektebi’ne devam edip diploma almıştır.

Bir süre de Sinan Ağa Camisi Medresesi’nde Afyonkarahisar’lı Müderris Ahmet İlhami Efendi’den ders almıştır.

On beş kuruş maaşla Adliye Temyiz Ceza Mahkemesi Kalemi’nde işe başlamış, İstanbul’da babasının vefatı üzerine köyüne dönmüş, iki yılını orada işlerini yoluna koymakla geçirmiş ve tekrar İstanbul’a dönmüştür.

Bursalı Hattat Zeki Dede’den Talik,Nevşehir’li Hacı Osman Efendi’den ve 1883’de Alaaddin Bey’den Sülüs ve Nesih meşketmiştir. Alaaddin Bey rahatsızlanınca 1888’de Muhsinzâde Abdullah Bey’e intisap ile 18 yıl devam edip onun gözde talebelerinden biri olarak icazet almıştır.

Taşköprülü Hattat Nuri Efendi (Nuri Korman)

Beşiktaş Hamidi Mektebi’nde Sülüs ve Nesih hocalığı yapmış, Esma Sultan ile Mısır Hidivi İsmail Paşa’nın kızı Fatma Hanım’ın oğullarına hat dersleri vermiş,1893-94 yıllarında Matbaa-ı Amir’e baş hattatlığında bulunmuş Salâhî Bey’in Matbaa müdürlüğüne tayini üzerine oradan ayrılmıştır.

1908’de Prenses Fatma Hanım’la Mısır’a, sonra Hicaz’a gitmiş, hacdan dönüşünde bir buçuk yıl Mısır’da kalarak isteyenlere birçok yazı yazıp öğretmiştir. Daha sonra İstanbul’a dönmüş Babıali caddesinde dükkan açmış orada isteyenlere yazı yazmış, sonra İbnülemin Mahmut Kemal Bey’in himmetiyle Medresetü’l-hattâtîn’in sülüs ve nesih hocalığına tayin edilmiştir. Harf inkılâbından sonra evini satıp çiftçilik yapmak üzere babasının köyüne gitmiş, bir kaç yıl sonra tekrar İstanbul’a dönerek Güzel Sanatlar Akademisinde hat hocalığı yapmıştır.

Musikîye de düşkün olan Nuri Efendi’nin 600 kadar ilahiyi ezbere bildiği, ilahiler bestelediği bilinmektedir.Kırk sene zâkirlik ve dört sene de zâkir başılık yapmıştır.

Tüccardan Tantâvi-zâde Ahmet Efendi’ye,Prenses Fatma Hanım’ın kocası Mahmut Sırrı Paşa’ya orta boy, Gazi Osman Paşa’ya ufak boy,Beşiktaş muhafızı Hasan Paşa’nın aracılığıyla Ashâb-ı Kiram’dan Çorum’daki Suheybi Rûmî’nin türbesine büyük boy birer Mushaf;Sultan Mehmet Reşad’a Evrâk-ı mevleviye ,diğer bazı zevata Evrâd, dua ve bir hayli Hilye-i Şerife yazmıştır.

Kastamonu Şaban-ı Veli Dergahındaki yazılar, Bakırköy Kartaltepe Cami kubbesindeki İhlas Suresi, Çorum Saat Kulesinin yazıları, Azap kapısındaki cami şadırvanın muslukları üzerindeki yazılar, Üsküdar Yalnız servi camisinin tarihi kitâbesi, Kartal Camisinin kapısındaki ”vemen dehalehü kâne âminen” levhası, Sadrazam Cevat Paşa’nın türbe kapısındaki yazılar, Çorum ve diğer yerlerdeki bazı hayratların üzerlerindeki yazılar Nuri Efendi’ye aittir.

Taşköprülü Hattat Nuri Efendi (Nuri Korman) 1

Son hattatlarda İbnülemin Mahmut Kemal Bey, Nuri Efendi hakkında ;yaşlılığı dolayısıyla Akademiye devam edemeyince evinde oturup yazılar yazdırılarak muallimlik ücreti ödendiğini, İyi bir insan ve sohbetinin latif liğinden, güzel yazı yazdığından Musiki erbabına ve hattatlara dair bilgi sahibi olduğundan. Hayli zamandan beri hasta olduğu halde 12 Eylül 1951 yılında Beşiktaş Akaretler’deki evinde vefat ettiğini, Yahya Efendi türbesi kabristanlığına defnedildi diye bahseder.

Yeri cennet olsun.

Kaynak: https://hattatlarimiz.blogspot.com/2015/12/nuri-efendi.html