Toplumda kalp krizi vakalarının özellikle gece saatlerinde ya da sabaha karşı daha sık görüldüğü biliniyor. Peki bunun nedeni ne? Kardiyoloji Uzmanı Dr. Nermina Alagiç, “Özellikle de 03.00-07.00 saatleri en kritik saatler” diyerek önemli uyarılarda bulundu.

Gece vardiyasında çalışanlar ve sık sık farklı saat dilimlerine seyahat edenler, risk grubunun başında geliyor.

Gece Kalp Krizi Tehlikesi Neden Artıyor?

Kalp rahatsızlıklarının gece saatlerinde daha sık görülmesinin tesadüf olmadığını belirten Uzm. Dr. Alagiç, şu bilgileri verdi:

“İlk bakışta bu durum bir tesadüf gibi görünse de aslında gerçek farklı. 03.00-07.00 saatleri arasında kalp krizi veya ritim bozukluğu tehlikesi artar. Bunun temel nedeni vücudumuzun uyku düzenini ayarlayan biyolojik saatimiz yani sirkadiyen ritmin etkileridir. Bedenimiz, uyanmamızı kolaylaştırmak ve günün stresini kaldırabilmemiz için sabaha karşı kortizol ve katekolamin isimli adrenalin benzeri hormonlar salgılar. Bu hormonlar da tansiyonu, nabzı ve pıhtılaşmayı artırır, damarları daraltır. Dolayısıyla özellikle bu saatlerde damar tıkanıklığı problemi olan hastalarda kalp krizi tehlikesi artar.”

Biyolojik Saat ve Kalp Sağlığı

Sirkadiyen ritmin bozulmasının kalp-damar sağlığına zarar verdiğini vurgulayan Uzm. Dr. Alagiç, şunları söyledi:

“Özellikle gece vardiyasında çalışanlar ve farklı zaman dilimlerine seyahat ederek sıklıkla jet lag yaşayanlar çoğunlukla uykusuz kalır, düzensiz beslenir, dolaysıyla da stres hormonları yükselir. Vücut saatinin sürekli bozulması, uzun vadede kalp hastalıkları riskini artırır.”

Yüksek Kolesterol ve Hareketsizlik Büyük Risk

Kalp sağlığının korunması için sağlıklı yaşam alışkanlıklarının önemine dikkat çeken Uzm. Dr. Alagiç, “Hareketsiz yaşam, yüksek kolesterol, obezite gibi risk faktörlerini en aza indirmek gerekir. Bu sağlıklı yaşam alışkanlıkları ile kalbimizi daha iyi koruyabiliriz” ifadelerini kullandı.

Kalp Krizinin Belirtileri Neler?

Kalp krizinin belirtilerine dikkat çeken Dr. Alagiç, şu uyarılarda bulundu:

“Göğüste sıkışma, baskı, yanma tarzında ağrı, ağrının sol kola, çeneye veya sırta yayılması, nefes darlığı, soğuk terleme, baş dönmesi, bayılma, çarpıntı, bilinç değişikliği veya panik hissi olarak sıralanabilir. Hastaların ambulans arandıktan sonra efor sarf etmemeleri gerekir. Sarf edilen efor kalbi daha fazla çalıştıracağı için durumu kötüleştirebilir. Ayrıca fenalaşan ve ambulansı çağıran kişinin, tek başına yaşıyorsa müdahalenin gecikmemesi için dış kapıyı açık bırakması önerilir.”

Gece Kalbimizi Korumak İçin 6 Öneri

Kalp sağlığını gece saatlerinde korumak için alınması gereken önlemleri sıralayan Uzm. Dr. Alagiç’in tavsiyeleri şöyle:

  • Biyolojik saatin düzeni korunmalı; her gün aynı saatte uyunup uyanılmalı.
  • Yatmadan önce ağır yemek, alkol ve kafein tüketilmemeli.
  • Spor yapılmalı ancak uyku saatine yakın yoğun egzersizden kaçınılmalı.
  • Nefes egzersizi ve meditasyonla stres azaltılmalı.
  • İlaç kullanan özellikle gece hipertansiyonu olan kişiler dozlarını ihmal etmemeli.
  • Uyku apnesi olanlar mutlaka polisomnografi yani uyku testi yaptırmalı.

Erken Müdahale Hayat Kurtarıyor

Kalp krizinde zamanlamanın çok kritik olduğuna dikkat çeken Uzm. Dr. Alagiç, “Yalnızca hayata tutunmak için değil, kriz sonrasında kalp yetmezliği yaşamamak için de zamanlama çok önemli. Özellikle gece saatlerinde gelişen semptomlarda hastaların zaman kaybetmeden hızlıca bir sağlık merkezine götürülmeleri şart” dedi.

Kaynak: Haber Merkezi