İç Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Düriye Sıla Karagöz Özen, diyabet hastalığında düzenli takip ve yıllık komplikasyon taramalarının ihmal edilmemesi gerektiğini vurgulayarak, özellikle böbrek, göz, sinir sistemi ve kalp-damar sağlığının yakın takip altında tutulmasının hayati önem taşıdığını belirtti.
Medicana International Samsun Hastanesi’nde görev yapan Doç. Dr. Özen, diyabetin vücutta oluşturduğu gizli etkiler ve uzun vadeli sağlık sonuçları hakkında önemli açıklamalarda bulundu.

Diyabet, Gizli İlerleyen Hasarlarla Organları Etkiliyor

Diyabetin yalnızca kan şekerini yükselten bir hastalık olmadığını söyleyen Doç. Dr. Özen, kontrolsüz kan şekeri artışının zamanla küçük damarları tahrip ettiğine dikkat çekti.
Özellikle göz ve böbreklerin bu durumdan erken dönemde etkilenebileceğini belirten Özen, diyabetin hâlâ dünyada önlenebilir körlüğün en yaygın nedenlerinden biri olduğunu ifade etti. Aynı şekilde diyabete bağlı böbrek hasarının, son dönem böbrek yetmezliği ve diyaliz tedavisi gerekliliğinde büyük payı olduğuna dikkat çekti.

Uzman isim, “Kan şekeri yükselmeye başladığı andan itibaren damar duvarlarında bozulma görülebiliyor. Bu nedenle belirgin diyabet belirtileri ortaya çıkmadan bile hasar süreci başlamış olabiliyor” diyerek düzenli kontrolün önemini bir kez daha vurguladı.

Göz, Böbrek ve Sinir Sistemi İçin Düzenli Muayene Şart

Her diyabet hastasının yılda en az bir kez detaylı göz muayenesi yaptırması gerektiğini belirten Özen, göz dibi incelemelerinin diyabete bağlı hasarların erken teşhisinde kritik rol oynadığını söyledi. Aynı şekilde iç hastalıkları hekimleri tarafından idrarda protein kaçağına yönelik yıllık testlerin de ihmal edilmemesi gerektiğini ifade etti.

Diyabetin sinir uçlarında yarattığı tahribatın, his kaybı, yaralanmalar ve hatta uzuv kayıplarına kadar uzanabilen ciddi sonuçlar doğurabileceğine değinen Özen, düzenli muayenenin bu tür riskleri azaltmada önemli bir adım olduğunu belirtti.

Kalp Krizi ve İnme Riski Diyabette Daha Yüksek

Diyabet hastalarında ölüm nedenlerinin başında kalp-damar hastalıklarının geldiğine dikkat çeken Özen, diyabetin kalp krizi ve inme riskini belirgin şekilde artırdığını söyledi.
Bu nedenle diyabet hastalarının kardiyoloji kontrollerini aksatmaması gerektiğini ifade eden Özen, kan şekeri yüksekliği dışında kardiyovasküler risk faktörlerinin de yakından takip edilmesi gerektiğini kaydetti.

Tedavi Her Hastaya Özel Planlanmalı

Diyabet tedavisinde kişiye özel planlamanın önemli olduğunun altını çizen Özen, her hasta için farklı hedefler ve yaklaşımlar belirlendiğini dile getirdi.
Hastalara hekim önerilerine uymaları çağrısında bulunan Özen, sağlıklı yaşam alışkanlıklarının tedavi sürecini olumlu yönde etkilediğini ifade ederek şu tavsiyelerde bulundu:

“Fiziksel aktiviteyi artırmak, dengeli beslenmek, işlenmiş gıdalardan uzak durmak ve bel çevresini ideal ölçülerde tutmak obezite ile mücadelede çok değerlidir. Sağlıklı bir toplum için bu adımlar büyük önem taşıyor.”

Kaynak: İhlas Haber Ajansı