Yılbaşı özel çekilişinde büyük ikramiyenin 800 milyon TL olarak açıklanmasıyla birlikte milyonlarca kişi hayaller kurmaya başladı. Psikiyatri Uzmanı Dr. Akif Taşdemir ise ikramiye beklentisinin bazı bireylerde ciddi psikolojik sorunlara yol açabileceği uyarısında bulundu.
Büyük İkramiye Psikolojiyi Nasıl Etkiliyor?
Samsun Büyük Anadolu Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Akif Taşdemir, yılbaşı çekilişlerinde artan ikramiye tutarlarının insan psikolojisi üzerindeki etkilerini değerlendirdi. Büyük ikramiyenin çıkmaması durumunda bazı kişilerde yoğun hayal kırıklığı, umutsuzluk ve ruhsal çöküntü yaşanabildiğini belirten Taşdemir, bu durumun özellikle kırılgan bireylerde depresyonu tetikleyebileceğini ifade etti.
“İnsanlar Bilet Değil, Umut Satın Alıyor”
Piyango bileti almanın sadece ekonomik değil, aynı zamanda psikolojik ve sosyal yönleri olan bir davranış olduğunu vurgulayan Dr. Taşdemir, şu ifadeleri kullandı:
"İnsanlar bilet değil, umut satın alıyor. Umut satın almak küçük görünse bile çok derin bir psikolojik etkiye sahiptir. İnsanlar istatistiksel olarak o paranın kendilerine çıkma ihtimalinin farkındadırlar. Umut satın almak küçük görünse bile çok derin bir psikolojik etkiye sahiptir."
Taşdemir, insanların düşük bir bedel karşılığında büyük hayaller kurabildiğini, bu hayallerin de geçici bir mutluluk sağladığını söyledi.
Hayal Kurmak Mutluluk Veriyor
İnsanların piyango biletiyle birlikte borçlarını kapatma, yeni bir iş kurma ya da çevresindekilerin hayatını değiştirme gibi hayaller kurduğunu belirten Taşdemir, bu sürecin psikolojik açıdan kısa vadede olumlu etkiler yaratabildiğini ifade ederek şunları söyledi:
"Hayal kurmak insana mutlu hissettiriyor. 'Bu bilet bana çıkarsa borçlarımı öderim, yeni bir iş kurabilirim, çevremdeki insanların hayatını değiştirebilirim' gibi hayal kurmak insanları mutlu edebiliyor."
Ayrıca “kaçırma korkusu”nun da insanları bilet almaya yönelttiğini belirten Taşdemir, bu durumun hayal kırıklıklarını artırabildiğini dile getirdi.
Hayal Kırıklığı Depresyonu Tetikleyebilir
İkramiyenin çıkmamasının herkes üzerinde aynı etkiyi yaratmadığını belirten Taşdemir, bazı bireylerin bu durumu mantıkla telafi edebildiğini, ancak bazı kişiler için durumun daha ağır sonuçlar doğurabileceğini vurguladı:
"Bazı insanlar bu durumdan dolayı derin depresyona sürüklenebilir. Bardak dolmuştur ve taşmak için son bir damlayı bekliyordur. Yoğun bir hayal kırıklığı sonrasında depresyonu tetikleyebilir."
Umut ile Bağımlılık Arasındaki İnce Çizgi
Uzun süreli yoksulluğun risk algısını değiştirdiğine dikkat çeken Dr. Akif Taşdemir, insanların kısa yoldan kurtuluş arayışına girebildiğini belirterek şu değerlendirmede bulundu:
"Umutla bağımlılık arasındaki kısa çizgi budur."
Taşdemir, ikramiye çıkmadığında yeniden bilet alarak boş bir ümide kapılmanın psikolojik bağımlılığa dönüşebileceğini ifade etti.
