Gelecek Partisi Kastamonu İl Başkanı Harun Acar, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “Terörsüz Türkiye” hedefi doğrultusunda İmralı’ya gitme yönündeki sözlerine sert bir çıkış yaptı. Acar, bu açıklamanın milletin hafızasında derin bir yara açtığını belirterek, devletin bekasına zarar verecek bir tutum olduğunu vurguladı.
Harun Acar, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli'nin, "Terörsüz Türkiye" hedefiyle İmralı'ya gitme yönündeki beyanları, milletimizin hafızasına, şehitlerimizin aziz hatırasına ve devletin bekasına ağır bir darbedir.
Bu açıklama, sadece siyasi bir gaftan ibaret değildir; terörle mücadelede can vermiş vatan evlatlarımızın ruhunu inciten, milyonlarca vatandaşın adalet duygusunu ayaklar altına alan büyük bir çelişki ve teslimiyet emaresidir."
Acar, açıklamasında üç önemli noktayı da vurguladı:
1. “Terörün Muhatabı Siyaset Değil Hukuktur”
Acar, "Yıllardır bu ülkenin bölünmez bütünlüğü için mücadele etmiş bir siyasetçinin, terör örgütünün liderini 'sürecin asıl muhatabı' olarak işaret etmesi, terörle mücadeleyi sulandırmak ve meşrulaştırmak anlamına gelir. Terörün muhatabı pazarlık masası değil, Türkiye Cumhuriyeti'nin bağımsız ve tarafsız yargı mekanizmasıdır. Bir siyasetçinin görevi, adaleti sağlamak, hukuku güçlendirmek ve teröristlerle masaya oturmayı aklından bile geçirmemektir." sözleriyle hukukun önemine dikkat çekti.
2. “Siyasi Pragmatizmin Bedeli Ağır Olur”
Acar, "Terörsüz bir Türkiye hedefi, teröristbaşını ziyaret ederek değil; kararlı, tavizsiz ve topyekûn bir devlet politikasıyla mümkündür. Eğer bu ziyaret gerçekleşirse, bunun anlamı, bugüne kadar verilen binlerce şehidin kanının boşa aktığı, terörün siyasi bir kazanç aracı olarak kabul edildiği yönünde bir algı yaratmaktır. Bu tür bir pragmatizm, ülkenin geleceğini tehlikeye atacaktır." ifadeleriyle süreçte oluşabilecek risklere dikkat çekti.
3. “Dün Savunulan Değerler Nerede?"
Acar ayrıca, "MHP'nin ve Sayın Bahçeli'nin yıllarca savunduğu 'devletin bekası', 'milli birlik' ve 'teröre sıfır taviz' ilkeleri, bu açıklamayla ne kadar bağdaşmaktadır? Bu tutum, Türk siyasetinin en çarpıcı ve en üzücü ilkesizlik örneğidir." diyerek siyasetteki tutarsızlığı gündeme getirdi.
Acar, devletin terörle mücadelesinin kişisel tercihlere bağlı olmadığını vurgulayarak sözlerini şu çağrıyla tamamladı:
"Açıkça ilan ediyoruz: Türkiye Cumhuriyeti'nin terörle mücadelesi, ne İmralı'daki bir mahkumun iznine ne de siyasetçilerin kişisel inisiyatifine bağlıdır. Devleti yönetenler, öncelikle bu topraklarda huzur ve güvenliği sağlamakla yükümlüdür.
Sayın Bahçeli'yi, bir an önce bu tarihi hatadan dönmeye, şehitlerimize ve milletimize olan sorumluluğunu hatırlamaya ve terörle mücadeledeki kararlı duruşa geri dönmeye çağırıyoruz. İmralı'ya gitmek, Türkiye'nin terör karşısında diz çökmesi demektir; bu teslimiyete asla izin verilmeyecektir!" dedi.





