Yargıtay 3. Hukuk Dairesi, mülkünü satmak isteyen mal sahiplerini sevindirecek bir içtihada imza attı. Karara göre, kiracının menfaatleri gözetilmekle birlikte, satışı engelleyen durumlarda mahkeme ihtiyatî tedbir yoluyla taşınmazın alıcılara gösterilmesine izin verebilecek.
Karar, İzmir’de avukatlık yapan Fatih Karamercan’ın yaşadığı bir uyuşmazlık sonrası gündeme geldi. Karamercan, satışa çıkardığı bürosunu görmek isteyen alıcılara kiracının izin vermemesi üzerine konuyu arabuluculuk sürecine taşıdı. Taraflar anlaşamayınca dava açıldı ancak İzmir 8. Sulh Hukuk Mahkemesi, talebi “davanın esasını çözer nitelikte olduğu” gerekçesiyle reddetti. İstinaf mahkemesi de kararı onayladı.
Farklı Mahkemelerden Çelişkili Kararlar
Türkiye’de benzer davalarda mahkemeler arasında farklı yorumlar oluştu. Ankara, Antalya ve Konya Bölge Adliye Mahkemeleri, mülkiyet hakkı, yargılama sürelerinin uzunluğu ve mal sahibinin alıcı kaybetme riski gibi gerekçelerle ihtiyatî tedbir verilmesini mümkün görüyordu. Buna karşılık İstanbul, İzmir ve Sakarya Bölge Adliye Mahkemeleri, davanın esasını çözecek nitelikte karar verilemeyeceğini belirterek talepleri reddediyordu.
Bu çelişkiyi çözmek için İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Başkanlar Kurulu, Yargıtay’dan görüş istedi.
Yargıtay’dan Mal Sahiplerini Koruyan Emsal Karar
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi, verdiği kararda, AİHS madde 6 kapsamında adil yargılanma hakkına vurgu yaparak, şartlar oluştuğunda ihtiyatî tedbirle taşınmazın alıcılara gösterilmesine izin verilmesi gerektiğini açıkladı. Böylece mal sahiplerinin, kiracının keyfi engellemeleri nedeniyle mülklerini düşük fiyata satmak zorunda kalmasının önüne geçildi.
Kararın ardından Avukat Fatih Karamercan, “Özellikle büyük taşınmazlarda ve fabrikalarda kiracıların göstermeme tutumu nedeniyle milyonlarca liralık zararlar yaşanıyordu. Bu karar, hem alıcıyı hem satıcıyı koruyacak ve süreçleri hızlandıracak” dedi.
Emsal Karar Satış Süreçlerini Kolaylaştıracak
Yargıtay’ın bu içtihadı, kiracıların keyfi engellemelerinin önüne geçerek mal sahiplerinin mülklerini daha hızlı ve değerinde satmasına olanak sağlayacak. Artık arabuluculuk sürecinde uzlaşma sağlanamazsa, mahkemelerden hızlı şekilde tedbir kararı alınabilecek ve taşınmazlar alıcılara gösterilebilecek.
