Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Türkiye’nin yangınla mücadelede ulaştığı teknik kapasite ve organizasyon gücüne dikkat çekerek, orman yangınlarının büyük kısmının insan kaynaklı olduğuna vurgu yaptı.
Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, TRT Haber’e yaptığı açıklamada Türkiye’nin yangınla mücadele kabiliyetlerini artırmaya devam ettiğini ve 2024 yazının şimdiye kadar ölçülen en sıcak ve kurak dönemlerden biri olduğunu belirtti. Yumaklı, “Cumhuriyet tarihimizin en güçlü hava ve kara filosuna sahibiz. 27 uçak, 105 helikopter ve 14 insansız hava aracımızla 7/24 ülkemizi izliyor ve müdahalede bulunuyoruz” dedi.
Yangınların %96’sı İnsan Kaynaklı
Orman yangınlarının büyük çoğunluğunun doğrudan veya dolaylı insan kaynaklı olduğuna dikkat çeken Bakan Yumaklı, bu durumun önlenmesi için vatandaşların bilinçlendirilmesinin kritik olduğunu söyledi. “2024 yılı Ocak-Temmuz döneminde toplam 4.477 yangın meydana geldi. Bunların %57’si orman dışı alanlarda başladı ve kontrol altına alındı, ancak %43’ü ormanlara sıçradı” ifadelerini kullandı.
Özellikle sigara izmaritleri, dikkatsizce yakılan ateşler ve araç arızaları gibi ihmal kaynaklı olayların büyük yıkımlara yol açabileceğini belirten Yumaklı, “Küçük bir kıvılcım bile bütün bir ekosistemi yok edebilir” uyarısında bulundu.
İklim Değişikliği Yangınları Tetikliyor
Son yıllarda dünya genelinde yangınların şiddetinde ve yaygınlığında ciddi artış yaşandığını belirten Yumaklı, “2013-2023 arasında dünya genelinde yanan orman alanı 94 milyon hektara ulaştı. Bu oran, bir önceki 10 yılın iki katı. İklim değişikliğiyle birlikte bu tür afetler daha sık ve yıkıcı hale geliyor” diye konuştu.
2024 yılının şimdiye kadar kaydedilen en sıcak yıl olduğunu hatırlatan Yumaklı, yüksek sıcaklık, düşük nem ve kuvvetli rüzgarın “3-30 faktörü” olarak bilinen yangın riskini tetikleyen üç temel unsur olduğunu belirtti.
Kara ve Hava Gücü El Ele
Yangınla mücadelede kullanılan araç sayısındaki artışa dikkat çeken Yumaklı, 2002 yılında hava araçlarının toplam su taşıma kapasitesinin 73 ton iken, bugün bu rakamın 438 tona ulaştığını söyledi. Kara araçları da büyük artış gösterdi. “Türkiye’nin 2002’de sadece 637 arazözü varken bugün bu sayı 1.786’ya ulaştı. İlk müdahale araçlarımızla birlikte toplam 2.742 kara aracımız sahada aktif görev yapıyor” dedi.
Ayrıca, 2028 yılına kadar TUSAŞ iş birliğiyle Türkiye’ye ağır sınıf yangın söndürme helikopterlerinin teslim edilmesi planlanıyor.
Erken Müdahale Başarıyı Artırıyor
Yumaklı, yangınların %95’inin 10 hektarlık alana ulaşmadan söndürüldüğünü belirterek, bu başarının erken müdahale ve teknolojik donanım sayesinde elde edildiğini vurguladı. Yangınların büyümeden kontrol altına alınması için hava ve kara araçlarının etkin koordinasyonu sağlanıyor. Yangın havuzları, gözetleme sistemleri ve gece görüşlü helikopterler bu süreçte kritik rol oynuyor.
Gönüllüler ve Halkın Desteği Hayati Önem Taşıyor
Yangınla mücadelede yalnızca resmi ekipler değil, halk da önemli görevler üstleniyor. 132 bin gönüllü vatandaşın kaydının bulunduğunu belirten Yumaklı, “Yöre halkı, bölgeyi iyi tanıması sayesinde mücadeleye büyük katkı sağlıyor” dedi.
Yangın bölgesinde traktörüyle su taşıyan çiftçiden, gönüllü ekiplerde yer alan vatandaşlara kadar herkesin büyük fedakârlık gösterdiğini ifade eden Bakan Yumaklı, “Bu millet Kurtuluş Savaşı’nda, 15 Temmuz’da, depremlerde olduğu gibi yangınlarda da birlik olmayı başarıyor” dedi.
Yanan Alanlar Yeniden Ağaçlandırılıyor
Orman yangınlarının ardından ortaya atılan “yanan alanlara otel yapılıyor” gibi iddiaları kesin bir dille reddeden Yumaklı, Anayasa gereği bu alanların yeniden ağaçlandırıldığını vurguladı. “Hedefimiz, yanan alanları en geç bir yıl içinde yeniden tohumla veya fidanla buluşturmak” dedi.
Bölgeye uygun ağaç türlerinin seçildiğini belirten Yumaklı, “Her coğrafyanın iklimi, toprağı ve rakımı farklı. Dolayısıyla ağaçlandırma da bu koşullara uygun şekilde yapılıyor” dedi.
Sonuç Odaklı Mücadele
Bakan Yumaklı, yangınlarla mücadelede en önemli göstergenin sonuç olduğunu belirterek, “İstatistikler mücadelemizin başarısını ortaya koyuyor. Fransa hariç bölgemizdeki pek çok ülkeye göre daha az orman alanı kaybettik” dedi.
Ormanları korumanın sadece devletin değil, tüm toplumun ortak sorumluluğu olduğunu belirten Yumaklı, “Ekim 2025’e kadar teyakkuz halindeyiz. Ancak bu mücadelede asıl kazanan dikkatli ve bilinçli davranan vatandaşlarımız olacak” diyerek sözlerini tamamladı.