Kastamonu’nun Tosya ilçesi, tarımsal zenginliğiyle tanınan ve özellikle pirinciyle ünlü bir bölge olarak dikkat çekiyor. Burada, çeltikler tarladan hasat edildikten sonra geleneksel yöntemlerle kurutuluyor. Bu süreç, sadece teknolojiyle değil, köy halkının emeğiyle şekilleniyor ve uzun bir süre boyunca titizlikle yürütülüyor. Tosya'da çeltiklerin nasıl kurutulduğu, bölgenin tarım kültürünü ve geleneksel iş gücünü bir araya getiriyor.
Çeltiklerin Kurutulma Süreci: Gelenekten Geleceğe
Tosya'da çeltik hasat dönemi, her yıl büyük bir özenle başlar. Ekim ayıyla birlikte, biçerdöverlerle tarladan toplanan çeltikler, traktörlerle harmana getirilir ve burada üzeri brandalarla örtülür. Brandalar açıldığında, sabahın ilk ışıklarıyla birlikte çeltikler güneşe serilir. Bu işlemi gerçekleştiren köy halkı, kadınlar, erkekler ve genç yaşlı demeden herkes, toprağın nimetinden en iyi şekilde faydalanmak için çeltikleri eşit bir şekilde yaymak için birlikte çalışır. Çeltiklerin kuruması, sıcak havada her saat gözlemlenerek nem oranı azaltılmaya çalışılır.
Nem Oranı ve Kaliteli Çeltik İçin Geleneksel Yöntem
Çeltiklerin kurutulmasında en kritik faktör, nem oranının düşürülmesidir. Çeltikler biçildikten sonra tarladan gelen nem oranı yüzde 24 ile 30 arasında değişir. Bu, çeltiklerin kurutulması için büyük bir gerekliliktir. Ortalıca Köyü Muhtarı ve çeltik üreticisi Salih Uysal, kurutma sürecinin ne kadar önemli olduğunu vurguluyor. Uysal, "Çeltik iyi kurutulmazsa koku yapar torbada güvelenir. O yüzden çok iyi kurutulup nem oranı yüzde 15-16'lara kadar düşürülmelidir. Biz de çadırlara sererek bu işi yapıyoruz" ifadelerini kullandı.
“Sürekli Tırmıklarla Karıştırılıyor”
Bölgedeki tarlalarda, coğrafi işaret belgeli “Sarıkılçık” türünün yanı sıra “Yaşar”, “Maratelli” ve “Osmancık” çeşitleri yetişiyor. Hasat edilen çeltikler, Ilgaz Dağı’ndan gelen kar sularıyla beslenen tarlalarda özenle büyüyor. Kurutma işlemi sırasında karışıklığı önlemek için çeltikler sürekli tırmıklarla karıştırılıyor. Yağmur riskine karşı ise ekip hummalı bir şekilde çalışıyor, brandaları hızlıca toparlayarak çeltiğin ıslanmaması sağlanıyor.
Bu süreçte gencinden yaşlısına herkesin görev aldığını dile getiren Uysal, şunları kaydetti:
"Kurutma tamamen insan emeği ile yapılıyor. Havanın bozulması buradaki ekibi hemen telaşlandırıyor. Kurumuş çeltiğin ıslanıp tekrar kurutması çok zor. O yüzden hemen topluyoruz, çok zahmetli bir iş. Kuruma bittikten sonra kabuğunun soyulup pirinç haline getirilmesi için fabrikaya gidiyor."
“2-3 Gün Serili Kalıyor”
Tosya’da çeltik kurutma süreci tamamen insan emeğine dayanıyor. Çiftçiler, zor hava koşullarında dahi bu geleneği sürdürüyor. Çeltikler kuruduktan sonra fabrikalara gönderilerek kabukları soyuluyor ve sofralara gelen pirinç haline getiriliyor. 30 yıldır çeltik eken Mahmut Güllü de sürecin zorluğunu şu sözlerle vurguluyor:
"Biçerdöverlerle tarlalardan harmana getirilen çeltiği çadırlara seriyoruz. 2-3 gün serili kalıyor. Bu arada karışması için tırmıklarla durmadan karıştırıyoruz. Yağmur falan yağdığında ıslanmaması için çadırları hemen topluyoruz. Zor ve yorucu bir iş.”