Karabük’te günlerdir devam eden orman yangını 120. saate ulaştı. Yangının başladığı ilk andan itibaren sahada yoğun bir şekilde çalışan ekipler, kontrol ve soğutma çalışmalarına aralıksız devam ediyor.
Alevler Yeniden Yükseldi, Yerleşim Yerlerine Ulaşmadan Kontrol Altına Alındı
Dün akşam saatlerinde rüzgarın etkisiyle Ovacık ilçesine bağlı Bicikler Köyü yakınlarında alevler yeniden etkili oldu. Ancak ekiplerin yoğun müdahalesi sayesinde yangın, yerleşim alanlarına ulaşmadan söndürüldü. Bölgede halen soğutma çalışmaları devam ediyor.
Zorlu Arazide Fedakarca Mücadele
Yangına müdahale eden ekipler, engebeli ve ulaşımı zor arazide büyük özveriyle görev yapıyor. Hijyen ihtiyaçlarını arazözlerden karşılayan personel, defalarca yıkadıkları kıyafetlerle görevlerini sürdürüyor. Günlerdir uykusuz şekilde çalışan ekiplerin mücadelesi takdir topluyor.
Yangından Etkilenen Köyler
Yangın, Karabük'ün birçok köyünde etkili oldu. Etkilenen yerleşimler arasında Safranbolu’nun Çavuşlar Mahallesi ile Ovacık ilçesine bağlı Boyalı, Dudaş, Güneysaz, Şamlar, Kışla, Belen, Taşoğlu, Beydini ve Çukur köyleri yer alıyor. Ayrıca Karabük merkezine bağlı Kamış, Davutlar, Üçbaş, Ortaca, Mehterler, Tandır, Çukurca, Cumayanı, Cemal Ovası ve Yukarı Kızılcaören köyleri de zarar gören bölgeler arasında.
Destek Ekiplerinden Duygusal Mesajlar
Yangın söndürme çalışmalarına farklı şehirlerden gelen ekipler de katkı sunuyor. Adana Karaisalı Orman İşletme Müdürlüğü personeli Mustafa Şahin, "Biz Adana Karaisalı'dan geldik. Arazi zor bir arazi. Yangın büyük. Allah herkesin yardımcısı olsun" dedi. Daha önce bu denli zorlu bir araziyle karşılaşmadıklarını belirtti.
Çankırı Orman İşletme Müdürlüğü personeli Samet Özkan ise, "Ovacık tarafındaydık biz üç gündür. Dün akşam işte buraya geldik. Soğutma çalışmalarımızı yaptık. Şükür şu duman gözükmüyor. Üst baş önemli değil. Yeter ki ormanlarımız yanmasın" diyerek mücadelelerini dile getirdi.
“Yeşil Vatanı Korumaya Mecburuz”
Yangınla mücadeleyi bir görevden öte vicdani sorumluluk olarak gördüklerini belirten Özkan, "Vicdanen de bunu yapmamız gerekiyor. Zaten görevimiz burası. Mecburuz yani bunu yapmaya. Yeşil vatanı korumaya mecburuz. İlk geldiğimizde ekibimle beraber 50 saat falan uyuyamadık. 2-3 saat uykunun arkasına tekrardan başladık" ifadelerini kullandı.
“Sinsi Bir Düşmanla Mücadele Ediyoruz”
Yangın bölgesinde aktif olarak çalışan Gürhan Ercan ise, "Biz elimizden geleni yapıyoruz. Ekiplere yardımcı oluyoruz. Bizim bir maddi veya can kaybımız yok. Ormanlarımız çok feci şekilde yandı. Sinsi bir düşmanla karşı karşıyayız. Biz bunu 3-4 defa söndürdük. Hafif bir rüzgarda tekrar uyanıyor bir yerden. Ondan sonra bizim emeklerimiz hep böyle heba oldu" sözleriyle yaşadıkları zorluğu anlattı.
