DEVA Partisi İstanbul Milletvekili Evrim Rızvanoğlu, projenin yalnızca Boyabat’ı değil, sınır komşusu Kastamonu’yu da çevresel ve tarımsal açıdan ciddi şekilde etkileme riski taşıdığını vurguladı.

Kastamonu’ya komşu olan bölgede hayata geçirilmesi planlanan bakır madeni projesinin, geniş ormanlık ve tarım arazilerini kapsadığı ve Kızılırmak Havzası üzerinde ciddi tehdit oluşturduğu ifade edildi.

897 Hektarlık Alanda Madencilik Planı: Ekosistem Tehlike Altında

Rızvanoğlu’nun aktardığı bilgilere göre, Boyabat’ın Kovaçayır Köyü yakınlarında yaklaşık 897 hektarlık bir alana yayılacak olan açık ocak madeni projesi, çevresel boyutları açısından endişe verici. Proje sahasında yalnızca maden ocağı değil; cevher işleme, atık depolama, kırma-eleme, hazır beton üretim tesisleri ve su alma göleti gibi birçok yan yapı da inşa edilmesi öngörülüyor.

Projenin büyük kısmı orman alanları üzerinde yer alırken, kalan alanın ise tarım arazisi olduğu belirtiliyor. En dikkat çekici unsur ise projenin Kızılırmak Havzası içinde yer alması. Türkiye’nin en önemli iç su kaynaklarından biri olan bu havza üzerinde yapılacak her faaliyetin sadece lokal değil, bölgesel ölçekte ekolojik tahribat yaratma riski taşıdığı vurgulandı.

Yerleşim Yerlerine 100 Metreden Az Mesafe

Rızvanoğlu’nun dikkat çektiği bir diğer önemli konu ise maden sahasının çevresindeki yerleşim alanlarına olan mesafesi. Proje sahasının; Arıoğlu, Kovaçayır, İmamlı ve Yabanlı köylerine bağlı konutlara yalnızca 95 ila 900 metre uzaklıkta bulunduğu belirtildi. Bu yakınlık, özellikle toz, gürültü, patlatmalar ve yer altı su kaynaklarının kirlenmesi gibi birçok çevresel ve sağlık riskini beraberinde getiriyor. Ayrıca, bölgede sürdürülen tarımsal üretimin de zarar görebileceği dile getiriliyor.

Bafra Ovası ve Sulak Alanlar da Tehlikede

Projenin etkisinin sadece çevresindeki köylerle sınırlı kalmayacağına işaret eden Rızvanoğlu, Kızılırmak üzerinden devam eden ekolojik zincirin sonunda yer alan Bafra Ovası ve Kızılırmak Deltası gibi tarım ve doğal yaşam açısından kritik bölgelerin de tehdit altında olduğunu belirtti. Maden faaliyetleri sırasında oluşabilecek kimyasal atıkların ya da sızıntıların havzaya karışması, sulak alanların ekolojik dengesini bozabileceği gibi içme suyu kaynaklarını da riske atabilir.

Meclis’e Dokuz Maddelik Soru Önergesi Sunuldu

Milletvekili Evrim Rızvanoğlu, çevresel etkilerin değerlendirilmesi amacıyla Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’a yazılı soru önergesi sundu. Önergede; yerleşim alanlarına olan mesafenin bilimsel gerekçeleri, Anayasa'nın 169. maddesi uyarınca ormanların korunmasına ilişkin yükümlülükler, proje kapsamında kullanılacak kimyasal maddelerin çevreye etkileri ve hidrojeolojik çalışmaların yapılıp yapılmadığı gibi konular ele alındı.

Ayrıca bölgede hâlihazırda izin bekleyen diğer maden projelerinin de dikkate alınıp alınmadığı ve kümülatif çevresel etkinin değerlendirilip değerlendirilmediği de sorular arasında yer aldı.

Kaynak: Haber Merkezi