Kastamonu'nun Bozkurt ilçesinde 2 Kasım’da kaybolan ve 9 gün sonra cansız bedenlerine ulaşılan 43 yaşındaki Huriye Helvacı ile 5 yaşındaki oğlu Osman Yaşar Helvacı’nın şüpheli ölümleri, medyada yapılan yayınlarla gündem olmuştu. Olay, Bozkurtlular Derneği ve Bozkurt Dernekler Birliği’nin tepkisini çekti.
Derneklerden Açıklama
Konuyla ilgili açıklama yapan Bozkurtlular Derneği ve Bozkurt Dernekler Birliği Başkanı Ali Peker, yaşanan trajedinin hemşerilerini derinden üzdüğünü ve ilçeyi yasa boğduğunu ifade etti:
"Bozkurt'ta 2 Kasım 2025 günü ormanlık alanda kaybolan ve 9 gün sonra cansız bedenlerine ulaşılan 43 yaşındaki Huriye Helvacı ile 5 yaşındaki oğlu Osman Yaşar Helvacı'nın ölümü biz hemşerilerini derinden üzmüş, ilçemizi yasa boğmuştur. Olayla ilgili soruşturma emniyet güçlerimiz tarafından titizlikle yürütülmekte olup; ilk bulgularda ve resmi açıklamalarda ölüm nedeninin hipotermi olduğu görülmektedir. Hadisenin bir an önce aydınlatılması ve varsa sorumlularına gerekli cezai işlemlerin uygulanması, öncelikli arzumuzdur."
Medya Yayınlarına Tepki
Ali Peker, olayın yazılı, görsel ve sosyal medyada manipülatif şekilde işlendiğini belirterek tepkisini dile getirdi:
"Ancak; bu trajik olayın gerek yazılı ve görsel basında gerekse sosyal medya mecralarında, somut gerçekliğinden uzak, abartılı veya manipülatif bir şekilde istismar edilmesi kabul edilemez bir durumdur. Konunun ciddiyetinden uzaklaştırılması hususunda ATV'nin Müge Anlı İle Tatlı Sert programı başı çekmektedir. İnancımızın gereği olan 'Kötülüğü paylaşmayın' ilkesine aykırı bir şekilde, reyting ve maddi kazanç uğruna yapılan bu yayınlar, geniş kitlelere hitap edebilmek için yüksek özdeş nüfuslu konumları özellikle tercih etmekte ve lokasyonların sıklıkla dile getirilmesinde fayda aranmaktadır."
Başkan Peker, bireysel suç ve davranışların yer ve konum öne çıkarıldığında genellemelere sebep olduğunu, bunun ise Bozkurt ve Kastamonu halkını olumsuz etkilediğini vurguladı:
"İstisnai vakaların farklı versiyonlarla defalarca işlendiği ve normalleştirildiği bu yayınlar; ahlaki değerler, aile birliği, toplumsal bağlar, hoşgörü ve yardımlaşma hususlarında her zaman yüksek hassasiyette olan Kastamonuluları ve Bozkurtlu hemşerilerimizi çok ciddi rahatsız etmektedir."

Kastamonu’nun Tarihi ve Kültürel Önemi
Peker, Kastamonu’nun tarihi ve kültürel değerlerine de değinerek, şehir ve ilçenin manevi mirasına yapılan saygısızlığı eleştirdi:
"Evliyalar Şehri Kastamonu, Çanakkale'de en çok şehit veren yönüyle, İstiklal Marşımızın ilk okunduğu yer olan Nasrullah Camiinden, Cumhuriyetin temellerinin atıldığı Kurtuluş Savaşı'nda İstiklal Yolunda gösterdiği mücadelesiyle, bağrında Şerife Bacılarının emanetini taşıyan, kültürün, medeniyetin, maneviyatın, toplumsal değerlerimizin temel taşıdır."
Yetkililerden Talepler
Ali Peker, medyanın olayları işleyiş biçimine tepki göstererek, hem kayıpların onuruna hem de acılı aileye saygı gösterilmesi gerektiğini söyledi:
"Kastamonu Bozkurtlular olarak bu üzücü olayın ekranlarda işlenme biçimi; kayıpların onuruna ve acılı ailemize karşı saygısızlık olarak nitelendiriyor, yüzbinlerce insanın aidiyet hissi duyduğu şehrimizin, ilçemizin itibar suikastına uğradığını düşünüyoruz. Kastamonulular olarak bizler, medya organlarının ve sosyal medya içerik üreticilerinin daha duyarlı ve sorumlu davranmasını, travmalarımızın daha da derinleşmemesi adına basın etik kurallarına uygun hareket edilmesini talep ediyor, tüm yasal zeminlerde gerekli şikayetleri yapacağımızı dikkatinize sunuyoruz."






