Anadolu’nun dört manevi direğinden biri olarak kabul edilen Şeyh Şaban-ı Veli, 30'uncu Uluslararası Şeyh Şaban-ı Veli ve Kastamonu Evliyalarını Anma Haftası kapsamında düzenlenen özel bir etkinlikle anıldı.
Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kastamonu Valiliği ve Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli Kültür Vakfı iş birliğiyle hayata geçirilen program, Şeyh Şaban-ı Veli Külliyesi'nde okunan Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı. 1481 yılında Kastamonu’da dünyaya gelen ve 1569 yılında vefat eden, Halvetiye tarikatının Şabaniye kolunun kurucusu olan Şeyh Şaban-ı Veli; sadece Türkiye’de değil, aynı zamanda Balkanlar, Kuzey Afrika ve Güney Asya gibi bölgelerde de tanınan önemli bir tasavvuf büyüğü olarak biliniyor.
"Gökağaç’tan İstanbul’a kadar uzanan bir kültür rotamız var"
Etkinlikte konuşma yapan eski İçişleri Bakanı Murat Başesgioğlu, Şeyh Şaban-ı Veli’nin “Asıl keramet, varlığı hazmedebilmektir” sözünü hatırlatarak, modern çağ insanının maneviyata olan ihtiyacını vurguladı. Başesgioğlu, “Şeyh Şaban-ı Veli Hazretleri, ‘Burada garip kalmazsınız’ diyor. Kastamonu tarih sahnesi boyunca herkese gönlünü, kucağını açmış bir toprak. Bize büyük bir miras, büyük bir birikim bırakmış topraklar. Bizim bu mirasa sahip çıkmamız gerekiyor. Gökağaç’tan İstanbul’a kadar uzanan bir kültür rotamız var. Bunu iyi örmemiz gerekiyor” dedi.
"Sosyal hayattaki duruşlarıyla da tanıtmalıyız"
AK Parti Milletvekili Serap Ekmekci de yaptığı konuşmada, Anadolu irfanının dört manevi direğinden biri olan Şeyh Şaban-ı Veli'nin yalnızca dini yönüyle değil, aynı zamanda toplumsal duruşuyla da genç nesiller için örnek olması gerektiğini ifade etti. Ekmekci, “Evliyalarımızı yalnızca maneviyatlarıyla değil, sosyal hayattaki duruşlarıyla da tanıtmalıyız” diye konuştu.
"Hem dünya hem ahiret kazancımızdır"
Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli Kültür Vakfı Başkanı Mehmet Çiftçi ise etkinlikte yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı: “Anadolu'muzun 4 temel direği olarak kabul edilirler. Bu yüzden özellikle Şeyh Şaban-ı Veli Hazretleri'ni anlatmak ve tanıtmak için bu programları düzenliyoruz. Çünkü bu zatlar, 'nümune-i imtisal'dir; yani örnek alınacak şahsiyetlerdir. Onları anlamak, anlatmak hem dünya hem ahiret kazancımızdır. Şeyh Şaban-ı Veli, doğmadan önce babasını, doğduktan kısa süre sonra da annesini kaybetmiştir.”
Program kapsamında hattat Ahmet Kutluhan’ın hazırladığı hüsn-i hat sergisi açıldı. Anma programı, yapılan duaların ardından katılımcılara ikramda bulunulmasıyla sona erdi.