Kastamonu’nun İnebolu ilçesinde yaşayan 97 yaşındaki Hanife Karagülle, tam 30 yıldır günlük tutarak yaşamını kayda geçiriyor. Üç çocuk annesi Karagülle, her yıl yeni bir ajanda alarak yaşadıklarını gün gün yazıyor ve bu alışkanlık onun hayatının vazgeçilmez bir parçası haline gelmiş durumda.
Günlüklerinde Mutluluklara Yer Veriyor
Hanife Karagülle, geçmişte yaşadığı acılara günlüklerinde yer vermiyor. Eşi Mehmet Karagülle’yi 1979 yılında kaybeden, büyük oğlu Hamdi Karagülle’yi ise yakın zamanda yitiren Karagülle, duygularını genellikle sevinçli anılar üzerinden ifade ediyor. İki çocuğu ve 13 torunu İstanbul ve Bursa’da yaşayan Karagülle, günlüklerine yaşamını ve etrafındaki güzel anları kaydettiğini belirtiyor.
Karagülle, “Gelen arkadaşlarımı, beni seven insanları, güzel anılarımı yazıyorum. Üzüntülerimi not etmiyorum. Mesela eve bir eşya aldığımda fiyatını, bankadan çektiğim parayı ve kalan paramı ajandama kaydediyorum” diyerek, günlük tutma amacını özetliyor.
Atatürk Sevgisi ve Torunlarının Desteği
Hanife Karagülle’nin günlük tutma alışkanlığında torunlarının desteği de önemli bir rol oynuyor. Her yıl biten ajandasını yılbaşında torunu tarafından gönderilen yeni bir ajandayla yenileyen Karagülle, özellikle Atatürk temalı ajandaları tercih ediyor. “Atatürk’ü çok seviyorum. Torunum bana Atatürklü ajandalar gönderiyor. Bu günlükleri unutmayayım diye yazıyorum” diyen Karagülle, telefonla arayanları ve ziyaretine gelenleri de not ederek onlara minnettarlığını ifade ediyor.
Karagülle, günlüklerinde namaz, tespih ve dualarına da yer veriyor. Günlük tutmanın onu hem zihinsel olarak canlı tuttuğunu hem de mutlu anılarını korumasına yardımcı olduğunu belirtiyor. “Sevindiğim şeylerin tarihlerini ajandama kaydediyorum. Namazımı kılıyorum, tespihlerimi çekiyorum, dua ediyorum” ifadeleriyle alışkanlığının detaylarını paylaşıyor.
Sağlık Oldukça Günlük Tutmaya Devam Edecek
97 yaşına rağmen günlük tutma alışkanlığını sürdürmeye kararlı olan Hanife Karagülle, sağlığı el verdiği sürece bu geleneği devam ettireceğini vurguluyor. Onun bu alışkanlığı, hem geçmişin kaydını tutması hem de yaşamındaki mutlulukları koruması açısından ilham verici bir örnek oluşturuyor.
Karagülle’nin hikayesi, basit ama düzenli bir alışkanlığın insan hayatında ne kadar değerli olabileceğini bir kez daha gösteriyor. Yaşanmış anıları kaydetmek ve sevdiklerine minnettarlık duygusunu ifade etmek için günlük tutmanın önemi, onun hayatında somut bir şekilde kendini gösteriyor.
