Şeyh Şaban-ı Veli Hazretleri anısına düzenlenen sempozyumda, Filistin meselesi tarihi, dini ve insani boyutlarıyla masaya yatırıldı.
Kastamonu Üniversitesi, İlahiyat Fakültesi öncülüğünde anlamlı bir etkinliğe ev sahipliği yaptı. Uluslararası Şeyh Şaban-ı Veli Sempozyumu kapsamında bu yıl “Tarihten Günümüze Filistin ve Kudüs” teması işlendi. Merkez Kütüphane Sezai Karakoç Salonu’nda gerçekleştirilen organizasyonda, Filistin’de yaşanan insani trajedilerden Kudüs’ün dini ve tarihi önemine kadar pek çok başlık akademik düzeyde ele alındı.
Etkinlik, “Filistin İçin İlmek İlmek: Hediye Anahtarlık Takdimi” ile sembolik bir açılış yaptı. Sempozyum süresince Kudüs’ün geçmişten günümüze uzanan çok katmanlı yapısı; sosyal, kültürel ve siyasi yönleriyle değerlendirildi.
“Filistin Davası Sadece Bir Coğrafya Meselesi Değil”
Sempozyumun açılış konuşmasını yapan Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hamdi Topal, Filistin konusunun yalnızca siyasi bir mesele olmadığını vurguladı. Topal, “Bu dava, bir halkın varoluş mücadelesidir. Aynı zamanda insanlık onurunu koruma iradesinin adıdır,” ifadelerini kullandı. Kudüs'ün tarih boyunca pek çok medeniyete ev sahipliği yaptığını hatırlatan Topal, bu kutsal mirasın bugün saldırılar, hukuk ihlalleri ve küresel sessizlikle karşı karşıya olduğunu belirtti.
“İsrail’in Zulmü, Çağdaş Dünyanın Ayıbıdır”
Rektör Topal, İsrail’in sivillere yönelik saldırılarına da sert tepki gösterdi. Kadın, çocuk ve yaşlıların hedef alınmasının insan haklarına ve evrensel değerlere tamamen aykırı olduğunu dile getiren Topal, “Bombalanan hastaneler, susturulan gazeteciler ve açlığa mahkûm edilen bir halkın dramı, çağdaş dünyanın en büyük utanç tablolarından biridir” dedi. Ayrıca uluslararası toplumun, özellikle İslam ülkelerinin sessizliğini de eleştirerek bunun küresel vicdan açısından kabul edilemez olduğunu vurguladı.
“Kudüs Sadece Müslümanların Değil, Tüm İnsanlığın Ortak Mirasıdır”
Sempozyum Düzenleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mehmet Nadir Özdemir ise Kudüs’ün üç semavi din açısından taşıdığı kutsal değere dikkat çekti. Kudüs’ün tarih boyunca pek çok kez işgal edildiğini ve bugün hâlâ büyük acıların yaşandığı bir merkez olduğunu belirten Özdemir, bu tür etkinliklerin farkındalık oluşturma açısından önemli olduğuna işaret etti.
Akademik Katkılarla Zenginleşen Oturumlar
Açılış konferansında Marmara Üniversitesi’nden Prof. Dr. Nuh Arslantaş, “Dünü ve Bugünü ile Kudüs ve Arz-ı Mukaddes” başlıklı sunumunu gerçekleştirdi. Kudüs’ün tarih boyunca defalarca kuşatıldığını, yıkıldığını ve yeniden inşa edildiğini söyleyen Arslantaş, “Kudüs’e hâkim olan dünyaya hâkim olur” diyerek şehrin stratejik ve manevi önemine vurgu yaptı.
Sempozyumun ikinci gününde ise “Kudüs Özel Oturumu” düzenlenecek. Oturumda, Kudüs’ün geleceği, Filistin’deki mülksüzleştirme politikaları ve uluslararası siyasetin Kudüs üzerindeki etkileri detaylı biçimde tartışılacak.
Bilinçlenme ve Vicdan Çağrısı
İki gün sürecek sempozyum, sadece geçmişi hatırlatmayı değil, geleceğe dair sorumluluk duygusu aşılamayı da amaçlıyor. Akademisyenler ve katılımcılar, bilgi paylaşımıyla birlikte vicdanın ve adaletin sesi olmaya davet ediliyor.
