Kastamonu’nun İhsangazi ilçesi, Orta Doğu’dan gelen turist kafilesini ağırladı. Kuveyt, Bahreyn, Suudi Arabistan, İran, Katar ve Umman’dan Türkiye’ye gelen 12 kişilik grup, 12 bin yıllık geçmişi olan ve “Hitit buğdayı” olarak bilinen coğrafi işaretli siyez buğdayını yerinde inceleme fırsatı buldu.
İhsangazi’de siyez üretimi yapan yerel çiftçilerle bir araya gelen kafile, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından “Mergüze” ve “Ata” isimleriyle tescillenen siyez buğdayının tohumları, yetişme süreci ve taş değirmende öğütülme aşamaları hakkında detaylı bilgi aldı. Ziyaret kapsamında siyez unundan yapılan hamurla ekmek yapan turistler, ardından siyez hamuruyla etli ekmek pişirerek yerel lezzetleri tattı.
İranlı Şeften Siyez Ürünlerine Övgü
Turist kafilesinde yer alan İranlı ünlü şef Maria Mohamadian, siyez ürünlerine hayran kaldığını belirtti. Mohamadian, siyezden elde edilen ürünleri ülkesine götürmek istediğini dile getirerek Kastamonu’nun bu eşsiz tarım ürününe duyduğu ilgiyi gösterdi.
"Hem siyezimizi tanıtıyoruz hem de Orta Doğu'dan gelen misafirlerimizi gezdiriyoruz"
Siyez üreticisi genç çiftçi Yasin Ciğerci, etkinlik hakkında yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: "Orta Doğu'dan gelen misafirlerimizi İhsangazi'de ağırladık. Siyez taş değirmenimizde çalışmalarımız oldu. Siyezden ekmeğimizi yaptık. Değirmende ununu yaptık, daha sonra siyez buğday tarlasını incelediler. Siyezin büyüme aşamalarını göstermeye çalışıyorum, inşallah siyezimiz bundan sonraki süreçte de çok farklı bir noktaya ulaşacak. Bunların yanı sıra özellikle yöresel ürünlerimiz olan etli ekmeğimizi tattırdık. Coğrafi işaretli olan İhsangazi siyezinden yapılan eğşili pilavımızı, siyez helvamızı, siyez eriştemizi, siyez makarnamızı, daha sonra siyez ekmeğimizi gösterdik. Onlara bu ürünlerin yapılışını anlattık. Özellikle çok heyecanlılar, 'biz de yapmak istiyoruz' diyorlar. Hem siyezimizi tanıtıyoruz hem de Orta Doğu'dan gelen misafirlerimizi gezdiriyoruz, inşallah bu proje çok farklı yerlere gelecek."
Kuveytli Akademisyen: “Her şeyi kendi halkımıza ulaştırmayı hedefliyoruz”
Kuveyt’te akademisyen olarak görev yapan ve siyez ürünleri üzerine bilimsel çalışmalar yürüten Meena Kadhimi, Kastamonu’nun İhsangazi ilçesinde yetiştirilen siyez buğdayına dikkat çekti. Orta Doğu’dan gelen heyetin başkanlığını yapan Kadhimi, siyezle ilgili saha araştırmaları kapsamında Türkiye’yi ziyaret etti.
Türkiye’de genetiği değiştirilmemiş siyez buğdayının en saf haliyle İhsangazi’de yetiştirildiğini tespit ettiklerini ifade eden Kadhimi, şunları söyledi: "Genetiğiyle oynanmamış buğday üzerinde araştırmalar yapıyoruz. Ben yaptığım araştırmalarda bu ürünün Türkiye'de genetiği bozulmamış şekliyle özellikle İhsangazi'de olduğunu bulduk. Bunun için gelip daha detaylı çalışmalar yapıp aynı zamanda kendi ülkemize ve çevredeki ülkelere bunu kazandırmak, organik ve otantik buğday, organik un, ekşimaya yani her şeyin organik ve otantik olanını kendi ülkemize, kendi halkımıza götürmeyi, ulaştırmayı hedefliyoruz. Genetiği değiştirilmemiş otantik buğday olduğu için bunu da Türkiye'de olduğunu keşfettik. O yüzden gelip burada bu incelemeleri yaptık ve bunu ülkemize, vatandaşlarımıza ulaştırmayı hedefliyoruz."
Siyez Ürünlerine Uluslararası İlgi Artıyor
Kadhimi, ekip olarak siyez buğdayının tüm üretim süreçlerini yerinde gözlemlediklerini belirterek, “Tarladan hasat edilen buğdayın nasıl işlendiğini, değirmen sürecini ve sonrasında ekmeğe dönüşümünü detaylı olarak inceledik,” dedi.
Kadhimi ayrıca, ekip arkadaşlarına siyez ürünleri satın almaları yönünde tavsiyelerde bulunduğunu ifade etti. "Ondan sonra siyez buğdayı üzerinde yaptığımız bu çalışmalarla ilgili siyez buğdayı tarladan nasıl çıkıyor, nasıl ekiliyor değirmen aşamasına nasıl geçiyor, değirmen aşamasından sonra un aşamasına, ekmek aşamasına nasıl geçtiğini inceledik ve ekibimle beraber ekibime de buradan bu incelemelerden sonra siyez ürünlerini almasını tavsiye ettim. Özellikle bagaj hacimlerinin yüksek tutulması ve buradan bolca ürün alması yönünde telkinlerde bulundum."
İran’dan Yeni Turist Kafileleri Yolda
Kadhimi, bu ziyaretin ardından siyez buğdayını daha geniş kitlelere tanıtmak amacıyla yeni bir organizasyon planladıklarını da açıkladı. Türkiye’deki siyez ürünlerinin sadece Avrupa’da değil, Orta Doğu’da da değer göreceğine inandığını belirterek, şunları söyledi: "Özellikle yaptığım araştırmada yani bu otantik siyez buğdayının sadece Avrupa'da değil de Türkiye'de de olabileceğini düşünerekten bu araştırmaları yapmıştım. Tabii burada bulduğumuzda bu gelişimde ekibimde özellikle unlu mamuller üzerine çok profesyonel olan bir şef hanımefendiyi de beraber getirdim. Özellikle o kendisine buraya geldiğinde ve buradaki siyez ürünlerinden yapılan tatlı türü ve ekmek türü şeyleri tattığında fevkalade orada olmaktan mutluluk duydu ve o da özellikle bir dahaki seneye İran üzerinden bir grup getirmeyi planlıyoruz. Bu şekilde beraberce İran üzerinden de ve bütün Orta Doğu ülkelerinden karışık bir şekilde karma bir şekilde bir grup oluşturup organizasyonunu yapmayı planlıyoruz."
Bahreynli Akademisyen: “Siyezi kime tattırdıysam beğeniyle yediğini gördüm”
Bahreyn’de akademik çalışmalar yürüten Mahnaz Kadhimi, Türkiye'nin nadide tarım ürünlerinden biri olan siyez buğdayına olan ilgisini dile getirdi. Daha önceki ziyaretinde siyez unu ve buğdayı satın alarak ülkesine götürdüğünü belirten Kadhimi, bu ürünlerin kullanım alanları konusundaki deneyimlerini şu sözlerle aktardı: "Siyez ürünleri incelemesinde bulundum. Hatta ülkelerimize gelmesinde de büyük bir katkı sağlamak için bu yola çıktım. Özellikle geçen sene geldiğimde de buradan siyez unu, siyez buğdayı aldım. Bütün ürünlerde kullanıldığını pek düşünmüyordum aslında ama kullandığımızda da çok da güzel olduğunu düşündük. Kime tattırdıysam büyük bir beğeniyle yediğini gördüm. Buradan daha büyük ölçüde ürünler alıp kendi ülkemizde hem tanıtmak hem kendimiz kullanmak üzere faaliyetlerde bulunmak istiyoruz."
Orta Doğu’dan Kastamonu’ya Artan İlgi: Yeni Organizasyonlar Yolda
Orta Doğu ülkelerinden gelen turist kafilelerine öncülük eden turizm şirketi sahibi Muhittin Bayrak ise, Kastamonu’nun doğal güzellikleri kadar turizm potansiyelinin de yüksek olduğunu ancak bazı eksikliklerin giderilmesi gerektiğini ifade etti. Turizmde sürdürülebilir başarı için aktivite çeşitliliğinin şart olduğuna dikkat çeken Bayrak, şunları söyledi: "Kastamonu'nun güzel bir doğası var fakat ben turizm alanında faaliyet gösteriyorum. Orta Doğu turisti için örnek verecek olursam Orta Doğu turisti buraya gelir ama şu şekilde gelir, doğa için gelir ama aktiviteler eksik. Genelde ailelere hitap ettiğimiz için aileler kendi çocuklarını eğlendirmek için aktiviteler talep eder. Bundan dolayı bu aktivitelerin eksikliğini gördüm. Kastamonu'da özellikle de Orta Karadeniz bölgesinde aktivite noktasında eksiklikler var. Bu konuda Orta Karadeniz bölgesinin biraz daha dışarıdan gelen turistlere aktivite ve faaliyet sunması gerektiğini düşünüyorum. Ayrıca Samsun'a 2 yıl önce de konuştuk, yurtdışından direkt bir uçağın inmesi gerektiğini ısrarla söylemiştik."
“Daha büyük organizasyonlar yapmayı planlıyoruz”
Kastamonu’yu hem doğası hem de yöresel ürünleriyle daha görünür hale getirmek için çalışmalarını sürdüren Bayrak, bölgeye olan ilgiyi artırmak adına yeni organizasyonların yolda olduğunu da sözlerine ekledi: "İlerleyen günlerde daha büyük organizasyonlar yapmayı planlıyoruz."